ANTALYA EXPO KUMARHANE OLSUN!

Türkiye’de aile birliği ve bütünlüğünün bozulmaması sebebiyle tüm kumarhaneler 19 yıl önce kapatıldı. Kapatıldı kapatılmasına ama aradan geçen 19 yılda yasal mekân bulamayan kumarcıların illegal mekânları işlemeye devam etti. Türkiye’nin dört bir yerinde illegal mevcudiyetini sürdüren kumarhaneler can yakmaya devam ediyor.

Kimi dernek adı altında işletiliyor, kimi alenen kumarhane… Tombala da yasaklanmış olmasına rağmen 24 saat esasına göre illegal bir şekilde oynatılmaya devam ediyor. Antalya’da kumarhane olmayan 2 yer var; biri Döşemealtı, diğeri de Aksu… Bunun dışında her ilçe ve mahallede kumarhane ve tombalacılar illegal şekilde işletiliyor.

Burada maksat bağcıyı dövmek, kumarhaneleri, tombalacıları tek tek deşifre edip ortaya çıkartmak değil. Zira tüm Türkiye’de ve hemen her mahallede mevcut olan bu yerler illegal çalıştırılmayı göze aldıysa, buna engel olmanın mümkün olmadığı aşikâr.

Kumarda Kazanan Daima Masa!

Son 1 yıldır Antalya’daki hemen hemen tüm kumarhane ve tombalacılara gidip gözlemledim. Doğrusu işin başında maksadım bunları tek tek şikâyet ederek kapattırmaktı. Ancak yaptığım röportajlar ve incelemeler sonucu kumarın önüne geçilemeyeceğini anladım. Kumarın çaresi yok muydu? Her gün, her an ocaklar sönüyor, kazanan bile son kuruşuna kadar masada bırakıyordu. Kumar için tabir edilen söz doğruydu; Kumarda kazanan daima masa oluyordu…

Önceleri parası çok olan insanların oynadığını düşündüğüm kumarın hiç de öyle olmadığını gördüm. Ayakkabısının arkasına basıp, iş çıkışı koşa koşa gelen işçiden tutun, eczacı kalfasına, kuyumcu çırağına, doktoruna kadar her kesimden insan oynuyordu. Oynuyordu dediysem, aslında ortada öyle zevk verici oyun falan yoktu. Yunan, kılıç, çok gözü dönenler için zar… Tamamen şansa dayalı bu oyunlardan zevk almanın mantığı neydi? Hele ki ortam salaşken…

Bir keresinde yeni evli bir çiften kadın olan kumarhaneyi bastı. Adam hiç mi hiç istifini bozmadı, masadan bile kalkmadı ve oyuna devam etti. Bir süre sonra masanın üzerindekileri örtüsü çekilmek suretiyle havada gördüm. Biralar, sigaralar ve kâğıtlar… İlginç olan adam eşini alıp gideceğine hala devam etmek için “Çok kaybım var bırakamam” diyordu. Sonrasında röportaj yapıp anlamaya çalıştığım durum iyice karmaşıklaşmıştı. Adam aynen şöyle dedi; “ Kumar oynarken mezardan biri gelse ya da dünyanın en güzel kadını kapıdan içeri girse, kimse bakmaz, umursamaz…” Şaşkındım… Yine işten çıkıp saat 17’de koşa koşa gelen birine sordum bir gün; “ Neden kumar?” diye… Kumar oynarken tüm dünya dertlerini unuttuğunu söyledi. “İyi de kardeşim, zaten kumar yüzünden derdin oluyor, farkında değil misin?” desem de anlatamayacağımı anladım.

Çok Parası Olan Kıbrıs’a Gidiyor

Antalya’da her kumarhanenin çapı başka… Kimisi 50 liralık oyun, kimisi 1000… Kumarcılar ceplerindeki paraya göre yapıyorlar mekân tercihlerini. İçlerinde en masum görünen tombalanın bile kazananı olmuyor. Tüm bunlara rağmen, kumar her ne kadar çok kötü bir alışkanlıksa da, devletin yasal mekânları kapatmış olması ne yazık ki işe yaramıyor. Kumar tüm Türkiye’de her il ve ilçede oynanıyor. Çok keyfine düşkün olanlar ve maddi olanakları geniş olanlara Kıbrıs uçak ve otel biletleri bedava gönderiliyor. Yani illegal oynamak istemeyenler de yurt dışına çıkıp illaki bu kumarı oynuyor.

İllegal Kumarhaneler Vergi Kaybına Sebep Oluyor!

Yasak olmasına rağmen illegal devam ettirilen sektör ise devlete ciddi bir vergi kaybı doğuruyor. Başta da belirttiğim gibi kumarın kazananı daima masa oluyor ancak ve neredeyse tamamı işletmeye kalıyor. Kimse kazandığı zaman bırakmıyor, aksine son kuruşuna kadar devam ediyor. Yine kumarhanelerde meydana gelebilecek olası her tehlikede de güvenlik açığı oluyor. Kumpasa gelenler ve kişisel hesaplaşmalar suç işleme oranını arttırıyor.

Kumar alışkanlığı olanlara dair verilebilecek her türlü tedaviyi desteklemekle birlikte, hâlihazırda illegal işletilen kumarhaneler ve bunların sebep olduğu vergi kaybı nedeniyle kumarhanelerin yasal olarak işletilmesi taraftarıyım. Şimdi belki bu haberin üzerine emniyet yetkilileri harekete geçecek, mekân basacak ama kumarhanelerin suyu öylesine akıyor ki, alternatifleri her daim mevcut. Bir binayı komple kapatmış mesela bir tanesi. Bir kata baskın olunca diğer kata taşınıyorlar. Bir mekân kapatılsa, ellerinin altında her daim yeni bir mekân var.

Kumarhanelerin Kapatılması Turizmi Etkiledi

Sonuç olarak kumar bir hastalıksa, insanlar bu hastalıktan kurtulamayıp illegal oynuyorlarsa, devletin tezelden buna el atıp yasallaştırması gerekmektedir. Yine Türkiye’de kumarhanelerin kapatılmış olması son derece büyük turist kaybına sebep olmuş, 12 ay süren turizm sektörü sekteye uğrayarak yaza endekslenmiştir. Antalya’da mevcut EXPO alanı gerek turizme endekslenebilirliğiyle gerek denetlenebilirliğiyle, gerekse alt yapısıyla kumarhane olarak pilot bölge seçilebilir. Engellenemeyen kötü alışkanlıklar da muhakkak devlet güvencesinde temin edilmelidir. İçki gibi, sigara gibi, kumar gibi…

Banu Barlas