Antalya Büyükşehir Belediyesi meclis toplantıları giderek dozu artan ve saygısızlığa varan tartışmalara sahne oluyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi meclis toplantıları giderek dozu artan ve saygısızlığa varan tartışmalara sahne oluyor.
Antalya halkı meclis toplantılarında yapılan konuşmalar, alınan kararlar, doğrular ve yanlışlardan ziyade meclisteki giderek dozu yükselen saygısızlığı konuşuyor. Yıllardır ülke genelindeki seçmenlerin de hemfikir olduğu iktidardaki yanlışlar, makam sarhoşluğu, hadsizlik, haksızlık ve adaletsizlik Antalya’da da Muhittin Böcek’de vücut buluyor.
Konuların içeriğindeki haklılık veya haksızlıktan ziyade, Böcek’in üslubunun iktidarın da sıkça sergilediği, eleştirilen iktidar sarhoşluğu ile bire bir uyuştuğu görülüyor. Ak Parti’nin ve Erdoğan’ın üslubunu eleştiren CHP seçmeni, CHP’li Muhittin Böcek’in mikrofon kapatmasına ve hakaret etmesine karşın sessiz kalıyor.
Konyaaltı Belediyesi’ni 120 milyon borçla devreden Muhittin Böcek, hemen her meclis toplantısında kendisine yönelik eleştirilerde Ak Parti belediyesinin borçlarını ödediğini vurguluyor. Borç vurgusundan sonra da yerel yönetime dair konuşmayı bırakıp, belediyenin dışına çıkıp ülke geneli siyaseti konuşmaya başlıyor. Karşılığında kendisine cevap verenlere de: “ Siyaset yapma!” şeklinde çıkışıyor…
Meclis üyelerinin sorularına doğrudan cevap veremeyince konuyu dolandıran Böcek, işin içinden çıkamadığında : “Çok bildin”, “Sen kimsin?”, “Haddini bil!” şeklinde çıkışlar yaparken; “Siz” diye hitap eden meclis üyesine “Sen” diyemezsin deyip kendisi “Sen” diyor, yerel konularla baş edemeyince; “Mazotla ilgili konuşsana!”, “Ekmek kaç lira oldu biliyor musun?” gibi yerel meclise ve başkana yakışmayan üsluplar kullanırken, bu şekilde de bertaraf edemezse mikrofon kapatıyor.
HERKES İÇİN ADALET
Son yıllarda ülke genelinde maruz kalınan adaletsizliğe istinaden sürekli ‘ADALET’ vurgusu yapan, adalet yürüyüşleri düzenleyen, adalet çağrısı yapan CHP’nin aksine, Antalya Büyükşehir belediyesi meclisinde adaletsizlik boy gösteriyor. Muhalif partilerin grup sözcülerine ve temsilcilerine yapılan adaletsizlik karşısında, kapatılan mikrofon ve kullanılan çirkin üslup karşısında CHP’li meclis üyeleri de seçmeni de sessiz kalıyor.
Oysa CHP genel merkezi ve Kılıçdaroğlu ülke genelinde yaptığı tüm konuşmalarda sıkça: “Herkes için adalet” vurgusu yapıyor. Mevcut iktidardaki yanlışları, özellikle adaletsizliği sıkça eleştiren CHP genel merkezi ile Antalya Büyükşehir CHP belediyesi hiç örtüşmüyor.
Söz konusu üslup ve işleyiş olunca, adaletin sağlanamadığı ortamda her zaman bir yanlış tüm doğruları götürüyor. Bu üslup, bu adaletsiz yaklaşım, bilgi ile yoğrulan fikir olmayıp icraatla taçlandırılmayınca, halkın aleyhinde gerçekleştirilen icraatların savunulacak bir tarafı olmayınca, mikrofon da kapatılıyor, hakaret de ediliyor. Sayısını bilmediğim bu olumsuz diyaloglar giderek artıyor ancak CHP’li seçmen veya meclis üyelerinden biri de çıkıp; “Yaptığınız doğru değil başkanım” demiyor, diyemiyor.
CHP meclis üyeleri ve seçmeni ya Muhittin Böcek ile aynı düşünüyor, bu üslubu destekliyor ya da tasvip etmedikleri durumlar karşısında dilsiz şeytan olmayı tercih ediyor.
"Çiçero'ya sormuşlar:
“-Roma İmparatorluğu nasıl yıkıldı?”
“-Bilgisizdik ve çok konuşuyorduk…"
Gorbaçov’a
- “En büyük hatanız neydi?” diye sorduklarında;
- “Hatayı hep kendi dışımızda aramaktı”…
İskender, hiçbir kusuru konusunda onu uyarmayan bir vezirine “Sana ihtiyacım yok,” dedi.
Vezir: “Neden hükümdarım? ”
İskender: “Çünkü ben bir beşerim.
Sen bu kadar süre zarfında benim tek bir hatama bile rastlamadıysan cahilsin demektir...
Örtbas ettiysen o zaman da hainsin demektir.”
Bir de ülkenin ve Antalya’nın 4’üncü gücü basın olarak biz de soralım başkan; Antalya Büyükşehir Belediyesi şimdi bize 150 metrelik tuvaletlerin önünde mi denize girin diyor?! İktidarın politikalarını, özelleştirmelerini, halktan uzak olmalarını eleştiren CHP belediyesi, iktidarda eleştirdiği yanlışları neden kendisi yapıyor?
Antalya halkı meclis toplantılarında yapılan konuşmalar, alınan kararlar, doğrular ve yanlışlardan ziyade meclisteki giderek dozu yükselen saygısızlığı konuşuyor. Yıllardır ülke genelindeki seçmenlerin de hemfikir olduğu iktidardaki yanlışlar, makam sarhoşluğu, hadsizlik, haksızlık ve adaletsizlik Antalya’da da Muhittin Böcek’de vücut buluyor.
Konuların içeriğindeki haklılık veya haksızlıktan ziyade, Böcek’in üslubunun iktidarın da sıkça sergilediği, eleştirilen iktidar sarhoşluğu ile bire bir uyuştuğu görülüyor. Ak Parti’nin ve Erdoğan’ın üslubunu eleştiren CHP seçmeni, CHP’li Muhittin Böcek’in mikrofon kapatmasına ve hakaret etmesine karşın sessiz kalıyor.
Konyaaltı Belediyesi’ni 120 milyon borçla devreden Muhittin Böcek, hemen her meclis toplantısında kendisine yönelik eleştirilerde Ak Parti belediyesinin borçlarını ödediğini vurguluyor. Borç vurgusundan sonra da yerel yönetime dair konuşmayı bırakıp, belediyenin dışına çıkıp ülke geneli siyaseti konuşmaya başlıyor. Karşılığında kendisine cevap verenlere de: “ Siyaset yapma!” şeklinde çıkışıyor…
Meclis üyelerinin sorularına doğrudan cevap veremeyince konuyu dolandıran Böcek, işin içinden çıkamadığında : “Çok bildin”, “Sen kimsin?”, “Haddini bil!” şeklinde çıkışlar yaparken; “Siz” diye hitap eden meclis üyesine “Sen” diyemezsin deyip kendisi “Sen” diyor, yerel konularla baş edemeyince; “Mazotla ilgili konuşsana!”, “Ekmek kaç lira oldu biliyor musun?” gibi yerel meclise ve başkana yakışmayan üsluplar kullanırken, bu şekilde de bertaraf edemezse mikrofon kapatıyor.
HERKES İÇİN ADALET
Son yıllarda ülke genelinde maruz kalınan adaletsizliğe istinaden sürekli ‘ADALET’ vurgusu yapan, adalet yürüyüşleri düzenleyen, adalet çağrısı yapan CHP’nin aksine, Antalya Büyükşehir belediyesi meclisinde adaletsizlik boy gösteriyor. Muhalif partilerin grup sözcülerine ve temsilcilerine yapılan adaletsizlik karşısında, kapatılan mikrofon ve kullanılan çirkin üslup karşısında CHP’li meclis üyeleri de seçmeni de sessiz kalıyor.
Oysa CHP genel merkezi ve Kılıçdaroğlu ülke genelinde yaptığı tüm konuşmalarda sıkça: “Herkes için adalet” vurgusu yapıyor. Mevcut iktidardaki yanlışları, özellikle adaletsizliği sıkça eleştiren CHP genel merkezi ile Antalya Büyükşehir CHP belediyesi hiç örtüşmüyor.
Söz konusu üslup ve işleyiş olunca, adaletin sağlanamadığı ortamda her zaman bir yanlış tüm doğruları götürüyor. Bu üslup, bu adaletsiz yaklaşım, bilgi ile yoğrulan fikir olmayıp icraatla taçlandırılmayınca, halkın aleyhinde gerçekleştirilen icraatların savunulacak bir tarafı olmayınca, mikrofon da kapatılıyor, hakaret de ediliyor. Sayısını bilmediğim bu olumsuz diyaloglar giderek artıyor ancak CHP’li seçmen veya meclis üyelerinden biri de çıkıp; “Yaptığınız doğru değil başkanım” demiyor, diyemiyor.
CHP meclis üyeleri ve seçmeni ya Muhittin Böcek ile aynı düşünüyor, bu üslubu destekliyor ya da tasvip etmedikleri durumlar karşısında dilsiz şeytan olmayı tercih ediyor.
"Çiçero'ya sormuşlar:
“-Roma İmparatorluğu nasıl yıkıldı?”
“-Bilgisizdik ve çok konuşuyorduk…"
Gorbaçov’a
- “En büyük hatanız neydi?” diye sorduklarında;
- “Hatayı hep kendi dışımızda aramaktı”…
İskender, hiçbir kusuru konusunda onu uyarmayan bir vezirine “Sana ihtiyacım yok,” dedi.
Vezir: “Neden hükümdarım? ”
İskender: “Çünkü ben bir beşerim.
Sen bu kadar süre zarfında benim tek bir hatama bile rastlamadıysan cahilsin demektir...
Örtbas ettiysen o zaman da hainsin demektir.”
Bir de ülkenin ve Antalya’nın 4’üncü gücü basın olarak biz de soralım başkan; Antalya Büyükşehir Belediyesi şimdi bize 150 metrelik tuvaletlerin önünde mi denize girin diyor?! İktidarın politikalarını, özelleştirmelerini, halktan uzak olmalarını eleştiren CHP belediyesi, iktidarda eleştirdiği yanlışları neden kendisi yapıyor?