Fikirlerimizin kölesi değil sahibiyiz... Değişmeyen tek şey değişimdir ;)
Geçtiğimiz yerel seçim döneminden beri Ak Parti’nin listelerine pek çok kez eleştiri getirdim. Bu listelerin içindeki pek çok ismi halkın istemediğini ve halka rağmen siyaset yapılamayacağını da defaatle vurguladım. Her ne kadar isim zikretmemiş olsam da, bu isimlerin içinde Antalya Milletvekili seçilen Mustafa Köse’de vardı.
İstenmeyen her milletvekiline dair kamuoyunda oluşmuş bazı görüşler var. Öncelikle şahsım adına ne Sayın Köse’yle ne de herhangi başka bir siyasiyle en ufak bir kişisel sorunum olmadığını belirtmeliyim. Nitekim bugüne dek halkın görüşü ne yöndeyse ben de halkın sesi, kalemi olmaya çalıştım. Bu doğrultuda yeni oluşumumuz Akdeniz Medya Grup’u ziyarete gelen Sayın Köse’ye halkın görüşlerini olduğu gibi aktardım.
Samimi geçen konuşmamızın genelinden Mustafa Köse’ye ilişkin çıkarttığım sonuç ; alışılagelmiş siyasiler gibi her konuya dair çıkıp açıklama yapmadığı, medyatik olmak için fikir yürütmediği, sade, olabildiğince doğal, bir o kadar da nazik olduğudur. Tüm bunların yanı sıra teşkilatın tüm kademelerinde görev yapmış olan Köse, siyasi hiyerarşiye ve vefaya oldukça önem veriyor.
Mustafa Köse’yi tanıdıktan sonra Erdoğan’ın; “ Menderes Türel ve Mustafa Köse benim Antalya’daki kalbim.” Söylemini çok daha iyi anlıyorum. Duruşuyla, yerinde konuşmasıyla, efendiliğiyle, muhalif görüşlere değer veren yaklaşımıyla Köse hakikaten tam bir beyefendi… Türk siyasetinin ihtiyaç duyduğu ılımlılığa sahip olan Köse, her ne kadar koltukta ve bakanlıkta gözünün olmadığını vurgulasa da, koltuğun ve bakanlığın Köse gibi siyasilere ihtiyacı var.
Bu kanılara nasıl mı vardım? Yüzüne karşı kendisini halkın görüşlerinden ötürü sevmediğimi ve desteklemediğimi söylediğim halde son derece beyefendi tavırlarla muhalif görüşlerin kendisi için önemli olduğunu söyleyip ego yapmak yerine sorunun ne olduğunu anlamaya çalıştı da ondan.
İnsanlar sahip oldukları kanı ve fikirleri değiştirebilir. Zira fikirlerimizin sahibiyiz, kölesi değil. Bu bağlamda ben dâhil olmak üzere çok çabuk kanıksadığımız yakıştırmaları tekrar gözden geçirmemiz yerinde olacaktır diye düşünüyorum. Malum, kul hakkının telafisi yok…
Banu Barlas
banubarlas@gmail.com