Letonya ziyaretini sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kobani'de yaşanan gelişmelere karşı yağdı gürledi. İnsan olup anlayana, gururu ve duruşu olana yönelik son derece ağır hakaret içeren ve lafları adeta; " Kimse bizi aptal yerine koymasın, biz neyin ne olduğunu, kimin ne olduğunu, hangi hamlenin ne amaçla yapıldığını biliyoruz!" demeye getirdi.
IŞİD'in eline geçen Amerikan silahlarının da kasıtlı olduğunu ima eden Erdoğan, açık seçik meselenin insan veya insan hakları değil, PETROL olduğunu haykırdı. Obama ile görüştükten sonra tüm şüphe, bilgi ve endişelerini net bir şekilde dile getiren Erdoğan, emperyalistlerin iki yüzlülüğünü de açıkça ortaya koydu.
Özellikle PKK'nın da bir terör örgütü olup 40 bin kişiyi öldürdüğü halde dünyanın sessiz kalışını eleştiren Erdoğan, tüm kameralar önünde; "O zaman neredeydiniz?!" diye çıkıştı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları; "Türkiye, bölgede yaşanan krizleri yakından takip ediyor. Herşeyden önce bahsettiğimiz bu bölgelerde, insanlığı ilgilendiren, ya da ilgilendirmesi gereken trajediler yaşanıyor."
"Batı'nın derdi petrol"
"Letonya, krizlerin yaşadığı Irak'tan, Suriye'den çok uzak olabilir. Yaşanan trajedi, medya tarafından gösterilmiyor olabilir. Ancak ben, bölgede yaşanan acı ve trajedinin Letonya'da hissedildiğini biliyorum. Ben bu noktada bölgede yaşananlara ilişkin bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum. Irak, maalesef, yaşadığı onca şeye rağmen, olması gereken bir yönetime kavuşamadı. Bağdat yönetimi maalesef, mezhepçi bir politika izledi. Irak yönetimi mezhepçiliği körüklerken ne AB ne, BM ABD hiçbir önlem almadı. Ne zaman IŞİD terör örgütü çıktı petrol kuyularını tehdit etti hemen müdahele ettiler. Demek bunların derdi insan değil petrol.
Batı'nın şirketleri oralara sahiptir." ABD'nin Irak ordusuna verdiği silahlar IŞİD'in elinde "IŞİD, şuan 3'de birine sahip durumda. IŞİD, nasıl bir ülkenin bu kadar önemli bir kısmına sahip oldu? ABD'nin, Irak ordusuna verdiği silahlar IŞİD'in eline geçti. ABD'nin önderlik ettiği koalisyonun, kısmi bir faydası olmuştur, IŞİD'i kısmen caydırmıştır." "Suriye rejimine çok ciddi uyarılarda bulunduk. Arap uyanışı kapsamında başlayan halk gösterilerini ciddiye almasını söyledik. Ancak ne Suriye, ne Irak bu tavsiyeleri ciddiye dahi almadı, ve yaklaşık 4 yıl içinde kimyasal silahlar, konvansiyonel silahlar ile yaklaşık 300 bin insan öldürüldü"
"Biz, açık sınır politikası ile, bir buçuk milyon mülteciye kapımızı açtık. Peki, birçok olanağa sahip olan Avrupa, neden kapılarını açmıyor, veya kapısını bir buçuk milyon Suriyeliye açan Türkiye'ye "bize düşen nedir" diye teklifte bulunmuyor?" "Kimyasal silah kullanmak suç, konvansiyonel silah kullanmak suç değil mi?"
"St. Petersburg'da G-20 toplantısındayız, açılış yemeğindeyiz. Suriye'de kimyasal silahlar kullanıldı, kimyasal silahların kullanılmasını önlemek için ne yapacağız. Kimyasal silahla öldürülen kişi sayısı bin 600 kişi. Ancak konvansiyonel silahlarla öldürülen kişi sayısı ise 120 bindi o zaman, şimdi 300 bin oldu. Ben orada şunu sordum, neden kimyasal silahla öldürülen bin 600 kişiyi konuşuyoruz da, neden konvansiyonel silahla öldürülen yüz binleri konuşmuyoruz." 'ONLAR DA TERÖRİST ONLAR DA' Kobani'den 200 bin kişi Türkiye'ye geldi. İçeride sivil kalmadı. 2 bin PYD'li kaldı. Şu anda içeride IŞİD'le savaşıyorlar. Onlar da terörist, onlar da terörist. Benim ülkemdeki bölücü terör örgütü PKK ile aynı.
'PKK 40 BİNDEN FAZLA İNSANI ÖLDÜRÜRKEN NEREDEYDİNİZ?' 300 bin insanın ölümüne, katledilmesine sessiz kalan dünya şu anda Kobani'de ayağa kalkmış durumda. Peki çok güzel de Dera için neredeydiniz? İdlib, Hama, Humus, oralar yanarken neredeydiniz? Örneğin PKK gibi kanlı bir terör örgütünü umursamayan dünya bir anda IŞİD terör örgütü için ittifak kurabiliyor. İyi de PKK ülkemde 40 binden fazla insanı öldürürken neredeydiniz? şeklinde sert bir şekilde çıkışan Erdoğan konuşmasına son verdi.
IŞİD'in eline geçen Amerikan silahlarının da kasıtlı olduğunu ima eden Erdoğan, açık seçik meselenin insan veya insan hakları değil, PETROL olduğunu haykırdı. Obama ile görüştükten sonra tüm şüphe, bilgi ve endişelerini net bir şekilde dile getiren Erdoğan, emperyalistlerin iki yüzlülüğünü de açıkça ortaya koydu.
Özellikle PKK'nın da bir terör örgütü olup 40 bin kişiyi öldürdüğü halde dünyanın sessiz kalışını eleştiren Erdoğan, tüm kameralar önünde; "O zaman neredeydiniz?!" diye çıkıştı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları; "Türkiye, bölgede yaşanan krizleri yakından takip ediyor. Herşeyden önce bahsettiğimiz bu bölgelerde, insanlığı ilgilendiren, ya da ilgilendirmesi gereken trajediler yaşanıyor."
"Batı'nın derdi petrol"
"Letonya, krizlerin yaşadığı Irak'tan, Suriye'den çok uzak olabilir. Yaşanan trajedi, medya tarafından gösterilmiyor olabilir. Ancak ben, bölgede yaşanan acı ve trajedinin Letonya'da hissedildiğini biliyorum. Ben bu noktada bölgede yaşananlara ilişkin bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum. Irak, maalesef, yaşadığı onca şeye rağmen, olması gereken bir yönetime kavuşamadı. Bağdat yönetimi maalesef, mezhepçi bir politika izledi. Irak yönetimi mezhepçiliği körüklerken ne AB ne, BM ABD hiçbir önlem almadı. Ne zaman IŞİD terör örgütü çıktı petrol kuyularını tehdit etti hemen müdahele ettiler. Demek bunların derdi insan değil petrol.
Batı'nın şirketleri oralara sahiptir." ABD'nin Irak ordusuna verdiği silahlar IŞİD'in elinde "IŞİD, şuan 3'de birine sahip durumda. IŞİD, nasıl bir ülkenin bu kadar önemli bir kısmına sahip oldu? ABD'nin, Irak ordusuna verdiği silahlar IŞİD'in eline geçti. ABD'nin önderlik ettiği koalisyonun, kısmi bir faydası olmuştur, IŞİD'i kısmen caydırmıştır." "Suriye rejimine çok ciddi uyarılarda bulunduk. Arap uyanışı kapsamında başlayan halk gösterilerini ciddiye almasını söyledik. Ancak ne Suriye, ne Irak bu tavsiyeleri ciddiye dahi almadı, ve yaklaşık 4 yıl içinde kimyasal silahlar, konvansiyonel silahlar ile yaklaşık 300 bin insan öldürüldü"
"Biz, açık sınır politikası ile, bir buçuk milyon mülteciye kapımızı açtık. Peki, birçok olanağa sahip olan Avrupa, neden kapılarını açmıyor, veya kapısını bir buçuk milyon Suriyeliye açan Türkiye'ye "bize düşen nedir" diye teklifte bulunmuyor?" "Kimyasal silah kullanmak suç, konvansiyonel silah kullanmak suç değil mi?"
"St. Petersburg'da G-20 toplantısındayız, açılış yemeğindeyiz. Suriye'de kimyasal silahlar kullanıldı, kimyasal silahların kullanılmasını önlemek için ne yapacağız. Kimyasal silahla öldürülen kişi sayısı bin 600 kişi. Ancak konvansiyonel silahlarla öldürülen kişi sayısı ise 120 bindi o zaman, şimdi 300 bin oldu. Ben orada şunu sordum, neden kimyasal silahla öldürülen bin 600 kişiyi konuşuyoruz da, neden konvansiyonel silahla öldürülen yüz binleri konuşmuyoruz." 'ONLAR DA TERÖRİST ONLAR DA' Kobani'den 200 bin kişi Türkiye'ye geldi. İçeride sivil kalmadı. 2 bin PYD'li kaldı. Şu anda içeride IŞİD'le savaşıyorlar. Onlar da terörist, onlar da terörist. Benim ülkemdeki bölücü terör örgütü PKK ile aynı.
'PKK 40 BİNDEN FAZLA İNSANI ÖLDÜRÜRKEN NEREDEYDİNİZ?' 300 bin insanın ölümüne, katledilmesine sessiz kalan dünya şu anda Kobani'de ayağa kalkmış durumda. Peki çok güzel de Dera için neredeydiniz? İdlib, Hama, Humus, oralar yanarken neredeydiniz? Örneğin PKK gibi kanlı bir terör örgütünü umursamayan dünya bir anda IŞİD terör örgütü için ittifak kurabiliyor. İyi de PKK ülkemde 40 binden fazla insanı öldürürken neredeydiniz? şeklinde sert bir şekilde çıkışan Erdoğan konuşmasına son verdi.
Kaynak: Banu Barlas