CHP Genen Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 14 Aralık operasyonunu 'Darbe' olarak değerlendirdi. İsnad etmede ve iftirada sınır tanımayan Kılıçdaroğlu, Ak Parti'nin demokrasiyi çiğnediği iddiasında bulundu. Bunun yanısıra, darbye karşı sağ-sol demeden özgürlüklerin temelinde birleşilmesi gereğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, demokrasiye giden yolun sandık olduğunu bir kez daha inkar edecek tavırlarıyla, Ak Parti karşısında diğer tüm görüş ve partilerin birleşmesi gerektiğini vurguladı.
Kılıçtaroğlu yine 'Muhalefetten Koalisyon' peşinde...
Kılıçdaroğlu'nun bu yaklaşımı, iktidarı devirmek için fikir üreten, kendini geliştiren bir yaklaşım olmamakla birlikte, iktidarı desteklemeyen halkı, demokrasiye karşı savaş açmaya davettir. Ak Parti'den önceki dönemlerde iktidar olmak için koalisyon oluşturulurken, Kılıçdaroğlu'nun tablosunda, muhalefet olabilmek için koalisyon oluşturuluyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: 'Darbeye karşı birleşmeliyiz' CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Aralık Operasyonu’na atıfla, “AKP’nin yaptığı demokrasiye darbedir" açıklamasını yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Aralık Operasyonu’na atıfla, “12 Eylül askeri darbesinde yaşanan bütün hukuk gariplikleri bugün de yaşanıyor. AKP’nin yaptığı demokrasiye darbedir. Darbeye karşı hep beraber, sağ-sol demeden, özgürlükler temelinde birleşmeliyiz” dedi.
Cemaat medyasına yönelik operasyonun ‘merkez’ medyaya doğru genişleyeceği iddiasında da bulunan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
CEMAAT ÖZELEŞTİRİ VERMELİ
“Bu ülkede özgürlük isteyenler, ödünsüz demokrasi ortak paydasında buluşmak zorunda. Demokrasi hepimizin ortak paydası olmalı. Eğer demokrasi ortak paydasını güçlendirir, özgürlükler temelinde bir araya gelirsek sorunları aşmak çok kolaylaşacak. Üstelik biz çağdaş dünyanın aydınlarını da yanımıza almalıyız. Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Sarıkız vb davalarda Cemaat medyası taraf tuttu. Pek çok insanın dramını görmezlikten geldi. Geldiğimiz noktada Cemaat’in ve onların yayın organlarının yazarlarının özeleştiri yapması gerekiyor. Bu bağlamda Ahmet Şık’ın gösterdiği tavır ve bu tavra Cemaat temsilcileri tarafından verilen yanıt demokrasimiz için şanstır. Operasyonun yapılacağını da Cumhurbaşkanı açıklıyor. Başbakan ise sadece ‘Hık’ deyici. Bir operasyon yapılacak, haberi yok. Olması lazım, değil mi? Böyle bir ihtiyaç varsa, bunun kendisi tarafından dillendirilmesi gerekmez mi? Bazı bakanlar, bürokratlar Başbakan’ı atlıyor, doğrudan Cumhurbaşkanı’na bilgi veriyor. Talimatlar da Cumhurbaşkanı’ndan alınıyor.
Haber:Banu Barlas Okumuş
Kılıçtaroğlu yine 'Muhalefetten Koalisyon' peşinde...
Kılıçdaroğlu'nun bu yaklaşımı, iktidarı devirmek için fikir üreten, kendini geliştiren bir yaklaşım olmamakla birlikte, iktidarı desteklemeyen halkı, demokrasiye karşı savaş açmaya davettir. Ak Parti'den önceki dönemlerde iktidar olmak için koalisyon oluşturulurken, Kılıçdaroğlu'nun tablosunda, muhalefet olabilmek için koalisyon oluşturuluyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: 'Darbeye karşı birleşmeliyiz' CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Aralık Operasyonu’na atıfla, “AKP’nin yaptığı demokrasiye darbedir" açıklamasını yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Aralık Operasyonu’na atıfla, “12 Eylül askeri darbesinde yaşanan bütün hukuk gariplikleri bugün de yaşanıyor. AKP’nin yaptığı demokrasiye darbedir. Darbeye karşı hep beraber, sağ-sol demeden, özgürlükler temelinde birleşmeliyiz” dedi.
Cemaat medyasına yönelik operasyonun ‘merkez’ medyaya doğru genişleyeceği iddiasında da bulunan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
CEMAAT ÖZELEŞTİRİ VERMELİ
“Bu ülkede özgürlük isteyenler, ödünsüz demokrasi ortak paydasında buluşmak zorunda. Demokrasi hepimizin ortak paydası olmalı. Eğer demokrasi ortak paydasını güçlendirir, özgürlükler temelinde bir araya gelirsek sorunları aşmak çok kolaylaşacak. Üstelik biz çağdaş dünyanın aydınlarını da yanımıza almalıyız. Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Sarıkız vb davalarda Cemaat medyası taraf tuttu. Pek çok insanın dramını görmezlikten geldi. Geldiğimiz noktada Cemaat’in ve onların yayın organlarının yazarlarının özeleştiri yapması gerekiyor. Bu bağlamda Ahmet Şık’ın gösterdiği tavır ve bu tavra Cemaat temsilcileri tarafından verilen yanıt demokrasimiz için şanstır. Operasyonun yapılacağını da Cumhurbaşkanı açıklıyor. Başbakan ise sadece ‘Hık’ deyici. Bir operasyon yapılacak, haberi yok. Olması lazım, değil mi? Böyle bir ihtiyaç varsa, bunun kendisi tarafından dillendirilmesi gerekmez mi? Bazı bakanlar, bürokratlar Başbakan’ı atlıyor, doğrudan Cumhurbaşkanı’na bilgi veriyor. Talimatlar da Cumhurbaşkanı’ndan alınıyor.
Haber:Banu Barlas Okumuş