Yeşil Kod Adlı Mahmut Yıldırım “Ölmedim!”Dedi

Paralel yapı operasyonundan kısa bir süre önce sosyal medya hesabı açan ve bu hesap üzerinden olacakları önceden bildiğini ortaya koyan Kod Adı: @YesilKodlu Mahmut Yıldırım; “Benim için öldü diyorlar, bu devlette olduğu sürece yeşiller ölmez.” Şeklinde bir mesaj yayınladı.

15 Haziranda twitter’da açılmış bu hesap, paralel yapı operasyonundan bir gece önce yaptığı yayınla oldukça dikkati çekti. Operasyondan bir gün önce yaptığı yayında : “ 17 Aralık, kazanamadınız. Şimdi kaybedenlerin sonunu yaşayarak göreceksiniz. Temiz eşya çantanızı hazırlayın, kapınızın arkasında bulunsun.” Mesajını yayınladı.

Yeşil’den Fettullah Gülen’e Gönderme

-“ Gülen’in ölüsü bile iyi para eden bir örgüt lideridir”
-“Düşmanın nefesini sayacak kadar yakın, aklını alacak kadar güçlüyüz”
-“Kim bu millete kumpas kurmak isterse, bilsin ki ensesinde ‘Yeşil’ vardır”
-“Kandil, Öcalan’ı bitirmek ve örgüt üzerindeki etkisini ortadan kaldırmak istiyor.”
-“Kandil çözüm sürecini olabildiğince baltalıyor”
-“Öcalan’ın devletin her istediğini yerine getirmesi, MHP ve Milliyetçi cepheyi çok rahatsız ediyor”


Yeşil kod ismi ile tanınan, Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele Merkezi (JİTEM) davasında sürekli olarak ismi geçen Mahmut Yıldırım, sosyal medya sitelerinde paylaştığı bildirimlerle Fethullah Gülen ve paralel yapıya çok sert göndermelerde bulundu. Sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden Fettullah Gülen ile ilgili paylaşımda bulunan Yeşil Kod adlı Mahmut Yıldırım, Fethullah Gülen'in Türkiye'ye iade edilecek haberlerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, Gülen’in, ölüsünün bile iyi para eden bir örgüt lideri olduğunu söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Fethullah Gülen'i teslim etmesi için karşılığında Türkiye'den çok büyük bir şey alması gerektiğini belirten Yıldırım, aksi takdirde böyle bir teslimat olmayacağını savundu. Yıldırım, en büyük hayallerinden birinin ise Öcalan’ı getirdiği gibi Gülen’i de getirmek olduğunu yazdı. 15 Haziran 2014 tarihinde sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden yazmaya başlayan Yıldırım, ilk twitini saat 08.28’de ‘Bismillahirrahmanirrahim. Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihan da bir nefes sıhhat gibi’ sözü ile başladıktan sonra kim olduğunu açıklamış. Yıldırım, 15 Haziran 2014 günü attığı tweet’te , “Ben sakallı. Ben Mehmet Kırmızı. Ben Ahmet Demir. Ben Solhanlı Mahmut Yıldırım. Benim için öldü diyorlar, bu devlet olduğu sürece yeşiller ölmez. Düşmanın nefesini sayacak kadar yakın, aklını alacak kadar güçlüyüz. Kim bu millete kumpas kurmak isterse bilsin ki ensesinde bir yeşil vardır. Fethullah Gülen, Türkiye'ye gelip gövde gösterisi yapmayı düşünüyor. Önümüzdeki günlerde, aylarda gelip gidecek. Fethullah Gülen etrafındakilere "Yeşil yaşıyor, buralarda Hissediyorum" diyor. Haberlerde Fethullah Gülen'in Türkiye'ye iade edilecek haberleri gerçeği yansıtmaz. Gülen, ölüsü bile iyi para eden bir örgüt lideridir” diye yazdı.


“İzin verilseydi, Gülen’i 24 saat içinde Türkiye’ye getirirdik”

Yeşil Kod Mahmut Yıldırım, twitter hesabını açtığı gün olan 15 Haziran 2014 günü saat 09.02’de atağı mesajında 17 ve 25 Aralık operasyonlarında izin verilmesi durumunda 24 saat içinde Fethullah Gülen’i Türkiye’ye getirebileceklerini yazdı. Yıldırım, twitterda, “17–25 Aralık sürecinde izin verilmiş olsaydı 24 saatte Türkiye'ye getirecektik. FBI-NSA ile çatışma riski göze alınmadığı için izin verilmedi. Amerika'nın Fethullah Gülen'i teslim etmesi için karşılığında Türkiye'den çok büyük bir şey alması gerekiyor. Abdullah Öcalan örneğinde olduğu gibi” ifadelerini kullandı.


“Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Erdoğan’a en büyük desteği BDP verecek”

Mahmut Yıldırım 15 Haziran 2014 saat 09.06’da attığı mesajında ise cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’a en büyük desteği BDP’nin vereceğini yazdı. Yıldırım, “Abdullah Öcalan demişken onun da konusuna gelelim. Devlet Öcalanı sildi artık. Öcalan hayatta kalmak için devletin istediği her şeyi yapıyor. Hatta Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'a en büyük desteği BDP verecek, bekleyin görün. Ancak bu durumdan Kandil çok rahatsız. Kandil, hem Öcalan'ı artık bitirmek ve örgüt üzerindeki etkisini ortadan kaldırmak istiyor hem de çözüm sürecini olabildiğince baltalıyor. Öcalan'ın devletin her isteğini yerine getirmesi MHP'yi ve milliyetçi cepheyi de çok rahatsız ediyor. Çünkü taraftar kaybediyorlar. Hükümeti, Kandil'in provakatif tavrı ile vurmaya çalışıyorlar. Devlet, Kandil'e karşı olabildiğince sabrediyor, sabretmekte sebepsiz değil. Lice'deki olayların devam etmesi üzerine Başbakanın "B ve C planlarımız hazır" cümlesi aslında bir mesaj. C planı Öcalanın hayatıdır. Ardından da Öcalan'dan "Provakatörü bulun" ve "olayları bitirin" mesajları basına yansıdı. Öcalan’ı bitirmek isteyen Kandil ise buna uymadı. Artık eski Türkiye Cumhuriyeti yok. Yeni, güçlü, söz sahibi ve meydan okuyabilen bir Türkiye Cumhuriyeti var. Gülen örgütüne tekrar dönelim. Örgütün kaynakları elinden gidiyor artık. Bankasya, Zaman ve Samanyolu grubuna TMSF yakın tarihte el koyacak. Normalde 17 Aralık sürecinde Başbakan tarafından Bankasya'nın batırılması talimatı verildi ve batırılıyordu ancak sonrasında bunun sonuçları Başbakan'a sunuldu ve ekonomiye olacak etkiden dolayı karar değiştirildi ve TMSF'nin el koyması uygun görüldü” diye yazdı.


“Uslu ve Baransu, Hükümeti yıpratmak için saldıran kağıt adamlar”

Mahmut Yıldırım 15 Haziran 2014 tarihinde saat 10.02’de sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden attığı mesajında Taraf Gazetesi yazarları olan Emre Uslu ve Mehmet Baransu’nun hükümete karşı kullanılan insanlar olduğunu yazdı. Yıldırım, “Emre Uslu ile Mehmet Baransu'nun Gülen örgütüyle bir alakaları yoktur aslında. Sadece hükümeti yıpratmak için saldıran kağıt adamlar. En çk yapmak istediğim Öcalan'ı getirdiğim gibi Gülen'i de getirmek. Göreceksiniz. Dünya üzerindeki tüm ülkelerde bize çalışan kişiler var artık. Suriye'de binleri buluyor bu rakam. IŞİD’in içinde de var” ifadelerini kullandı.

“Gülen Örgütü kurumlarından hesap sorulacak”

Bir zamanların kara kutusu olarak değerlendirilen ve Ahmet Demir olarak da bilinen Yeşil Kod Mahmut Yıldırım, 18 Haziran 2014 tarihinde sosyal paylaşım sitesi üzerinden attığı mesajında Fettullah Gülen ve grubuna hesap sorulma vaktinin geldiğini yazdı. 18 Haziran 2014 tarihinde saat 07.13’te Twitter üzerinden paylaşımda bulunan Yıldırım, “İşkur dosyası açıldı. Sözde kurs açıp devleti dolandıran Gülen örgütü kurumlarından hesap sorulacak. Aldığınız tüm eğitim ihaleleri fitil fitil burnunuzdan gelecek. Sizin polisleriniz sizi alacak. Sonra da biz o polisleri. Kim görevini yapmadıysa yandaşını kayırdıysa, devletini dolandırdıysa zerresine kadar en ağır şekilde hesabını verecek” diye yazdı.

Yıldırım Haziran ayının 20 ve 21’inde de sosyal paylaşım sitesi üzerinden paylaşımda bulundu. Yıldırım, 20 ve 21 Haziran 2014 tarihlerinde, “Kalabalıkta artistlik yapanın tenhada affı olmaz. Fethullah Gülen kincidir. İyi tanırız kendisini. Yıllar önce kendisine zulm eden İzmir Emniyet Müdürünü yıllar sonra süründürmüş intikam almıştır kendince. Şimdi intikam nasıl alınır öğreteceğiz. Pişmanlar ama geri dönüşü olmayan bir yola girdiler Hesabını verecekler, Gülen örgütü tarih olacak. Hizmet kumpas deşifre oldu. Pişmanısınız. Gülen ilk operasyon yapacağınızda yapmayın dedi. Dinlemediniz. Yalvaracaksınız. Dönemezsiniz” şeklinde yazdı.

“Sizi Sizin adamlarınıza aldıracağız”

Yıldırım, 2 Temmuz 2014 tarihinde sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden yine Fethullah Gülen’e yüklendi. Yıldırım, “Batıyorlar. Bankasya son çırpınışlarında. Bankasya, Zaman ve Samanyolu yayın grubuna TMSF el koyacak. Yakın zamanda hem de. Örgüt lideri Gülen çok pişman. Örgüt üyelerinin hepsi korkuyor. Çünkü ilk kavgaları. Kavga ettikleri ise hayatını kavgayla geçirmiş biri. Barış mesajları boş. Pişmanlıklar bomboş. Yok öyle hesap vermeden kaçma. Bedelini ödeyeceksiniz. Ödüyorsunuz da.
Attığınız her adımdan, aldığınız her nefesten haberimiz var. Sizi, sizin adamlarınıza aldıracağız. Sonra o adamlarınızı alacağız. Hastalığın iyice arttı rahat değilsin biliyoruz Gülen. Belki de yakında yolcusun. Allah seni affeder mi bilinmez ama devlet seni affetmeyecek” ifadelerini kullandı.


“CHP Demek, düşünce kabızlığı demek”

Yeşil Kod Mahmut Yıldırım, 7, 8, 13, 16, 18, 21, 22 ve 24 Temmuz tarihlerinde de sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden paylaşımda bulundu. Yıldırım’ın paylaşımda bulunduğu mesajlardan en ilgi çekeni ise yapılanların hepsinin tek amacının Erdoğan’ı göndermek olduğu ancak buna güçlerinin yetmeyeceğini yazmak oldu. Yıldırım, “Gülen terör örgütünün yeni hedefi; Erdoğan, Fidan ve Davutoğlu'nun arasını bozmak. Özellikle de Hakan Fidan ile Ahmet Davutoğlu’nun. Gündemin sıcak konusu Musul'daki konsolosluk baskınıyla ilgili olarak Fidan ile Davutoğlu'nun ters düştüğü gazetelerde yazılmaya başlayacak.

Recep Tayyip Erdoğan'a dışarıdan tüm gücüyle saldırarak yıkamayacağını anlayan işbirlikçi yapı parti içine nifak sokma gayretine girdi. Bugüne kadar kimseyle kavga etmemiş Vatikan'la bile anlaşma yapmış bir örgütün yıllarını kavga ederek geçirmiş biriyle kavga etmeye, çalışması civcivin horoza kafa tutması ile aynı komikliktedir. Yaklaşıyor yaklaşmakta olan sessizce sağlam adımlarla. Hazır mısınız?

Çatı aday dedikleri saksı, tuzluk karışımının zihniyeti işte, gaf yapmasın diye peşinde kaç kişi geziyor? Berkin Elvan sözde ekmek almaya giderken ölmüştü, Ekmeleddin İhsanoğlu'da ekmek için aday. Ne tesadüf değil mi? Gülen örgütünün sözde yardım derneği Kimse Yok Mu her gün mesajla yardım dilenmesine rağmen geçen yıla göre bağışlarda yüzde 70 düşüş var. 80 yıldır iktidarı elinde bulunduran gerici zihniyet iktidarı kaybetmenin vermiş olduğu eziklik duygusunu kendini fiili eziliyormuş gibi algılayarak yaşıyor.

İktidara kim destek veriyorsa onu linç ederekten içlerindeki o gerici hissi yaşatmaya devam ediyorlar. 80 yıl zulüm ettiler nihayetinde kaybettiler. Sorsan şuan eziliyorlar ama kendinden olmayanı da ezmekle meşguller. Düşünemiyorlar. CHP demek düşünce kabızlığı demektir. CHP zihniyeti demek kendinden olmayanı dışlamak, kendinden olmayana zulüm etmek demektir. Erdoğan'ı istemeyen yüzde50 (şuanlık) Kılıçdaroğlu'nu istemeyen yüzde 75, Bahçeli'yi istemeyen yüzde 89. Siz yüzde 50 değilsiniz. Anladınız mı? İsrail konsolosluğu ateşe verilmeli. İsrail artık Türkiye'de olmaktan rahatsız olmalı. Korkmalı. Kim bilir belki yarın birileri konsolosluğa girip molotof sanatını konuşturur. Eğer Mısır'da darbe olmasaydı Filistin şimdi daha güçlü olurdu. Şimdi bile İsrail kara harekatından korkuyor.

Sahi Terör örgütü lideri F. Gülen Gazzeli çocuklar için taziye yayınladı mı? 17 Aralık, kazanamadınız. Şimdi kaybedenlerin sonunu yaşayarak göreceksiniz. Temiz eşya çantanızı hazırlayın kapının arkasında bulunsun. Cemaatin tuzluğu İdris Bal denilen zavallı çıkmış ekranda "millet AK Parti'den bunun hesabını sorar" diye bağırıyor. Birisi bu tuzluğa 17 Aralık sonrası yapılan yerel seçimde AK Parti'nin yüzde 47 oy aldığını söylesin. Şuan ki anketlerde ise Recep Tayyip Erdoğan'ın oyu 10 partinin adayı karşısında yüzde 57 dolaylarındadır. Erdoğan'ın karşısında ceket ilikleyerek aday olup yine Erdoğan sayesinde vekil olan bu haysiyetsizler şimdi Erdoğan'a saldırıyor. Yapılan bir operasyon bile bu örgüt yalakalarının aklını almaya yetmişken, biz daha yeni besmele çektik. Bu yapılan operasyon deve de kıl. "Bu ülkede bir tek cemaat polisleri şerefliymiş" bu cümle bile ne kadar şerefsiz olduklarını anlatmaya yetiyor. Yeni başladık daha. Haşhaşiler ahireti de parsellemiş hatta kimin kendini kurtarıp kimin kurtarmayacağına da kendileri karar veriyor artık.

Büyük gün geliyor. 9 Kasım 2002 Şemdinli başlangıç. 22 Temmuz 2014 sonun başlangıcı. Parçaları birleştirdiğimizde tüm oyunu rahatça görebiliyoruz. Erdoğan'ı göndermek için her gün farklı bir senaryo ile ortaya çıkacaklar. Ancak Allah'ın senaryosu her zaman galip gelecektir. İman ettik. Onların bir hilesi varsa Allah'ın da bir hesabı var” ifadelerini kullandı.

Banu Barlas Okumuş
Özel Haber

İşte Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'a ait bazı tweetler: